LA AMİSTAD: BANA ÖZGÜRLÜĞÜMÜ VERİN!

Kara kıtanın, ‘medeni beyazlar’ tarafından sindirilmiş insanlarının gerçek öyküsünü anlatıyor La Amistad. Bir özgürlük mücadelesine dayanıyor konusu. Bir tırnak ve bir çivi ile başlıyor bu muazzam hikâye. Hikâyemizin kahramanı Cinque’yu sindirmek o kadar da kolay olmuyor beyazlar için. Cinque tırnaklarıyla kazıyarak kazanıyor özgürlüğünü, ve milyonlarca köleninkini.

İspanyolca bir kelime olan La Amistad, ‘arkadaşlık’ anlamına gelmektedir. Gerçek bir hikâyeye dayanan filmde ‘köle’ gemisine verilen isimdir. Bu gemide 44 tane Sierra Leone’lu siyahi insan vardır. Köle olarak İspanya’ya götürülen bu insanlar, Cinque adlı kölenin zincirlerinden kurtulmasıyla birlikte gemide isyan dalgası başlatır. Silahlanan köleler bir gece yarısı tüm mürettebatı öldürür. Sadece geminin kaptanını ve yardımcısını sağ bırakırlar. Çünkü kölelerin asıl derdi özgür oldukları vatanlarına geri dönmektir. Geminin kaptanından dümeni Sierra Leone’a kırmasını isterler. Kaptan da bunları kandırarak Amerika’ya doğru çevirir gemiyi. Gemi Amerika kıyılarına yaklaşınca köleler bir Amerikan gemisi tarafından tekrar esir edilir. Mürettebatı öldürdükleri anlaşılan kölelerin mahkemede yargılanması gerekmektedir.

Deyim yerindeyse bir hukuk savaşı verilir. Artık köleliğin kaldırılmasını isteyen kesimler, bu 44 kölenin arkasında durmaktadır. Ancak köleliğin devam etmesini isteyenler daha ağır basmaktadır. Çünkü insan sömürüsüne dayanan zalim düzenleri bozulacaktır. Bu yüzden bu iki taraf, uzun bir yargılama sürecine dahil olur. Aslında bu yargılama vicdani bir meseledir. İnsanın son insani çizgisi olan vicdan, tarihteki en önemli sınavlarından birini veriyor La Amistad filminde.

Mahkemede önemli bir aşama kaydeden kölelere, eski Amerika Birleşik Devletleri Başkanı ve aynı zamanda bir hukukçu olan John Quincy Adams da (Antony Hopkins) destek olma kararı veriyor. Adams mahkeme sırasında “Eğer mahkeme kanunlara saygı gösterip bu insanlara haklarını teslim ederse iç savaş çıkacakmış deniyor. Çıkacaksa bırakın çıksın.’’ sözleriyle özgürlüğün ne kadar önemli bir kavram olduğunu anlatmış oluyor. Mahkeme salonunda kahramanımız Cinque’nun ‘’Bana özgürlüğümü verin!’’ diye haykırması da bütün putların yıkılmasını sağlıyor. Sonuçta kazanan özgürlük, vicdan, adalet ve Cinque oluyor.

Gerçek bir hikâyeye dayanan La Amistad filminde ciddi bir özgürlük mücadelesi var. Yönetmen Steven Spielberg filmi şu sözlerle anlatıyor: ‘‘Bu filmi yaparken hiçbir zaman birilerinin öyküsünü anlattığımı hissetmedim. Hep herkesin öyküsü olarak düşündüm. Bu film, tüm uluslardan ve tüm ırklardan insanların mutlaka bilmesi gereken bir öyküyü anlatıyor.’’ Şükürler olsun ki inancımız insanlar arasında ayrım yapmayıp herkesin eşit olduğunu ortaya koyuyor.

Kahramanımız Cinque ve arkadaşları kazandıkları özgürlük mücadelesinin ardından kendi topraklarına geri dönüyorlar. Cinque güneşin doğduğu yöne yelken açarak gözlerini ufka çeviriyor. Gemisi sonunda adalet limanına demir atıyor. Afiyetler dilerim.

Film: La Amistad

Yönetmen: Steven Spielberg

Yıl: 1997 (ABD)

Süre: 2 Saat 35 Dakika

Müzik Önerisi: Samida’dan Ederlezi. Afiyetle.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ŞŞŞ! KADINLAR BAĞIRMAZ

RÜYA İÇİNDE RÜYA: INCEPTİON

AHLAT AĞACI